Goldman Sachs’ın altın fiyatlarında daha fazla yükseliş beklentisinin nedeni şöyle:

Küresel bankacılık kuruluşları, altının fiyatının 2025 yılı boyunca yüksek seyredeceğini ve ons başına 3 bin dolar gibi rekor bir seviyeye ulaşma potansiyeli bulunduğunu öngörüyor.

Bu öngörünün temelinde, yatırımcıları altın gibi güvenli liman varlıklara yönelten dünya genelindeki artan jeopolitik belirsizlik yatıyor.

Reuters’ın haberine göre, önde gelen yatırım bankası Goldman Sachs da yakın zamanda altına ilişkin fiyat hedefini yukarıya doğru revize etti.

Merkez bankalarından gelen talebin devam edeceği beklentisine dayanan bu revizyon, altın fiyatlarına ilişkin olumlu görünümü daha da güçlendiriyor.

Altın fiyat revizyonu

Goldman Sachs, 2025 yılı sonu altın fiyat tahminini ons başına 2.890 dolar olarak tahmin ederken, yeni hedefi ons başına 3.100 dolara çıkardı.

Bu ayarlama, kıymetli metale yönelik daha iyimser bir görünümü yansıtıyor ve bankanın önümüzdeki aylarda önemli bir fiyat artışı beklediğini gösteriyor.

Yukarı yönlü revizyonun, ekonomik belirsizliğin devam edeceğine ilişkin beklentiler, süregelen jeopolitik gerginlikler ve ABD dolarının daha da zayıflama potansiyeli gibi çeşitli faktörlere bağlanabileceği belirtiliyor.

Bu faktörler, altına güvenli liman olarak olan talebin artmasına ve fiyatının yükselmesine neden olabilir.

Goldman Sachs’ın revize tahmini, yatırımcılar açısından önemli sonuçlar doğurabilir; zira altının orta ve uzun vadede cazip getiriler sunabileceğini öne sürüyor.

Bu durum, altın külçeleri, altın ETF’leri ve altın madenciliği hisseleri gibi altınla ilgili varlıklara yapılan yatırımların artmasına yol açabilir.

Etkileyici çizgi

Altın fiyatlarındaki son yükseliş, yılbaşından bu yana sekiz rekor seviyeye ulaşan değerli metalin etkileyici serisine katkıda bulunuyor.

Mevcut fiyat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11’lik bir artışı yansıtıyor ve bu da altının mevcut piyasadaki güçlü performansının bir göstergesi.

Ayrıca altının son dönemdeki yükselişinde merkez bankalarının güvenli liman varlığına olan talebinin artması ve ABD Başkanı Donald Trump’ın agresif ticaret politikalarının etkili olduğu belirtiliyor.

Goldman Sachs şöyle dedi:

Merkez bankalarının yapısal olarak daha yüksek talebinin yıl sonuna kadar altın fiyatına %9 ekleyeceğini tahmin ediyoruz. Bu, fon faiz oranlarının düşmesiyle birlikte ETF (borsa yatırım fonu) varlıklarındaki kademeli artışla birleştiğinde, belirsizliğin azaldığı varsayıldığında, pozisyonların normalleştirilmesinden kaynaklanan olumsuz etkiyi telafi etmelidir.

“Ancak, tarife korkuları da dahil olmak üzere politika belirsizliği yüksek kalırsa, daha uzun süre yüksek spekülatif pozisyonlanma, altın fiyatlarını yıl sonuna kadar 3.300 dolar/toz’a kadar çıkarabilir.”

Ayrıca banka, bu yıl merkez bankası altın talebi varsayımını aylık 41 tondan 50 tona revize etti.

Dünya Altın Konseyi verilerine göre, küresel altın talebi 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 1 artarak 4 bin 974,5 tonla rekor seviyeye ulaştı.

Citi Bank da bu ayın başlarında altın için kısa vadeli (0-3 ay) fiyat hedefini ons başına 2.800 dolardan 3.000 dolara yükseltmişti.

Altın fiyatları Salı günü yükseldi

Spot altın fiyatları, 11 Şubat’ta COMEX’te ons başına 2.964,10 dolara çıkarak rekor kıran bir yükselişin ardından Salı günü yükselişe geçti.

Salı günü dolar endeksindeki değerlenmeye rağmen altın fiyatları yükseldi.

Rusya’da bir akaryakıt istasyonuna düzenlenen İHA saldırısının ardından Ukrayna’ya karşı devam eden savaşın tırmanabileceği endişesi artınca piyasada güvenli liman talebi arttı.

Ayrıca, Trump’ın gümrük vergisi planlarına ilişkin belirsizlik ortamında altına yönelik güvenli liman girişleri güçlü kalmaya devam etti.

Trump, ABD’li ticaret ortaklarına karşılıklı gümrük vergileri uygulama planını nisan ayına ertelemesine rağmen finans piyasaları tedirginliğini korudu.

Son dönemde Avrupa Birliği’nin ABD’den yapılan ithalatı kontrol altına almayı düşündüğü de ortaya çıktı.

Bu durum ABD ile AB arasındaki ticaret söylemini daha da kötüleştirebilir.

Trump’ın geçen hafta tüm çelik ve alüminyum ithalatına %25 oranında gümrük vergisi getirmesi, diğer ülkelerden gelebilecek olası misilleme endişelerini artırdı.