Latin Amerika gençliği ekonomik belirsizlik ortamında artan mali kaygılarla karşı karşıya: rapor

Latin Amerika’nın ekonomik görünümü giderek belirsizleşirken, bölge gençleri artan mali korkularla karşı karşıya kalıyor.

Statista’nın yakın tarihli bir raporuna göre, kişisel finans ve gelir istikrarı, kıta genelindeki gençlerin en büyük endişeleri arasında yer alıyor.

Bu kaygı, Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) enflasyonist baskıların yeniden canlanma ve artan toplumsal gerginliklere işaret eden son ekonomik projeksiyonlarıyla daha da artıyor.

On yıllardır kaydedilen ilerlemeye rağmen yoksulluk ve eşitsizlik hâlâ büyük bir sorun ve Latin Amerika’nın genç neslinin mali kaygılarını daha da artırıyor.

Latin Amerika gençleri arasında mali kaygılar

Statista, Uluslararası Gençlik Günü’nde IMF’nin bölgeye yönelik ekonomik öngörüleri bağlamında genç Latin Amerikalıların finansal endişelerine dair bir bakış açısı sundu.

Statista Tüketici İçgörüleri makro anketi, Latin Amerika ülkelerindeki gençlerin yarısından fazlasının finansal gelecekleri konusunda derin endişe duyduğunu ortaya koydu.

Şili’de ankete katılan gençlerin çarpıcı bir şekilde %56’sı ekonomik istikrarları konusunda endişe duyduğunu ifade etti. Arjantin ve Kolombiya da bunu yakından takip ediyor ve katılımcıların %50’sinden fazlası benzer korkuları paylaşıyor. Bu arada, Dominik Cumhuriyeti, Peru, Meksika ve Brezilya gibi ülkelerde endişeler %36 ile %44 arasında değişiyor.

IMF, Latin Amerika ve Karayipler’de yavaşlama öngörüyor

IMF’nin enflasyon endişeleri ve toplumsal gerginliklere vurgu yapması, Latin Amerika’nın ekonomik manzarası için zorlu bir tablo çiziyor.

Bu ortam, iş olanakları, yaşam masrafları ve sosyal hareketlilik konusunda zaten belirsizliklerle karşı karşıya olan gençler arasında finansal kaygıları daha da yoğunlaştırabilir.

Sürekli yoksulluk ve eşitsizlik, bölgenin ekonomik geleceğini tehdit etmeye devam eden sistemsel sorunların altını çiziyor.

IMF, Latin Amerika ve Karayipler’de ekonomik büyümenin önemli ölçüde yavaşlayacağını, 2022’deki %4,1’den 2023’te %2,3’e düşeceğini öngörüyor.

Bölgedeki genel enflasyonun (Arjantin ve Venezuela hariç) 2022’deki %7,8’den 2023’te %5’e düşmesi beklenmesine rağmen görünüm hâlâ zorluklarla dolu.

Ekonomik istikrarsızlık, işgücü piyasasındaki dalgalanmalar ve kaliteli eğitime ve beceri geliştirme programlarına sınırlı erişim, gençlerin yaşadığı finansal istikrarsızlığa katkıda bulunuyor.

Gençlerin finansal endişelerine katkıda bulunan faktörler

Latin Amerika gençleri arasında giderek artan finansal kaygıları besleyen birkaç faktör var.

Ekonomik istikrarsızlık ve işgücü piyasası istikrarsızlığı, yetersiz sosyal güvenlik ağları ve eğitime ve beceri geliştirmeye sınırlı erişim de bu duruma önemli katkıda bulunan faktörlerdir.

COVID-19 salgınının kalıcı etkileri, mevcut kırılganlıkları daha da derinleştirdi ve finansal güvenlik arayan gençler için yeni engeller yarattı.

Bu zorluklarla başa çıkarken, güçlü finansal okuryazarlık ve güçlendirme programlarına duyulan ihtiyaç giderek daha belirgin hale geliyor.

Latin Amerika’daki gençlerin finansal kaygılarını gidermek, finansal okuryazarlığı ve güçlendirmeyi teşvik etmeye yönelik ortak bir çaba gerektiriyor.

Hükümetler, kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, eğitim kurumları ve finans kuruluşlarının, gençlere kişisel finanslarını yönetmek, yatırım stratejileri geliştirmek ve uzun vadeli finansal istikrar için plan yapmak için gerekli bilgi ve becerileri kazandırmada önemli rolleri bulunmaktadır.

Finansal dayanıklılığı ve bağımsızlığı teşvik ederek, paydaşlar Latin Amerika’daki gelecek nesil profesyonellerin daha güvenli ve müreffeh bir gelecek inşa etmesine yardımcı olabilir.

Latin Amerika’daki siyasi gelişmeler

Latin Amerika’nın ekonomik yapısının şekillenmesinde siyasi gelişmelerin de önemli bir rolü var.

Bölge, son bir yıldır ekonomik açıdan geniş kapsamlı etkileri olan birçok önemli siyasi olaya tanık oldu.

Şili ve Kolombiya’da ekonomik eşitsizlik, hükümet yolsuzluğu ve sosyal adaletsizliklere karşı düzenlenen protestolar, siyasi reform ve iyileştirilmiş yönetim çağrılarını ateşledi.

Bu arada Venezuela ve Nikaragua’da devam eden siyasi krizler yoğunlaşırken, uluslararası alanda demokratik gerileme ve insan hakları ihlalleri konusunda endişeler artıyor.

COVID-19 salgını bölgenin siyasi ve ekonomik zorluklarını daha da karmaşık hale getirerek ekonomik aksaklıklara ve sağlık sistemlerinin zorlanmasına yol açtı.

Latin Amerika ülkeleri bu karmaşık sorunlarla boğuşmaya devam ederken, önümüzdeki yıl bölgenin gidişatını ve vatandaşlarının refahını belirlemede kritik öneme sahip olacak.