
ABD 29 Çinli şirketi daha kara listeye almaya hazırlanıyor, işte nedeni
- ABD, UFLPA kapsamında 29 Çinli şirketi zorunlu çalıştırma kara listesine ekledi.
- Kara listede Sincan'la bağlantılı tarım, madencilik ve metal firmaları da yer alıyor.
- UFLPA'nın yürürlüğe girdiği 2022 yılından bu yana 3,66 milyar dolarlık sevkiyat engellendi.
Biden yönetimi, Çin’in Sincan bölgesindeki zorla çalıştırma iddialarıyla 29 Çinli şirketten ithalatı engellemeye hazırlanıyor.
Bu adım, insan hakları endişeleri ve haksız ticaret uygulamalarına çözüm getirmeyi amaçlayan Uygur Zorla Çalıştırma Önleme Yasası’nın (UFLPA) kara listesinin bugüne kadarki en büyük genişlemesi anlamına geliyor.
Yapılan eklemelerle kara listedeki kuruluşların sayısı 100’ün üzerine çıktı. Kara listede tarım, madencilik ve metal gibi sektörler yer alıyor.
Bu şirketlerin mallarının, ithalatçılar bunların zorunlu çalışmayla bağlantısı olmadığını kanıtlamadıkları sürece ABD’ye girmesi yasaklanacak.
Sincan ve UFLPA’nın uygulanması
Copy link to sectionPamuk, domates ve güneş paneli bileşenlerinin önemli üretim merkezi olan Sincan, ABD’nin zorunlu çalıştırmaya yönelik baskısının merkezinde yer alıyor.
2021’de yasalaşan ve 2022’den bu yana yürürlüğe giren UFLPA, Biden yönetiminin Çin ile ticaret politikasının temel taşı haline geldi.
İç Güvenlik Bakanı Alejandro Mayorkas, yönetimin insan hakları ihlallerinden sorumlu kuruluşları sorumlu tutma konusundaki kararlılığını vurguladı.
“Uygulama çabalarımız hiç bu kadar güçlü olmamıştı” dedi.
ABD Gümrük ve Sınır Koruma Kurumu’na göre, yasa yürürlüğe girdiğinden bu yana yaklaşık 3,66 milyar dolar değerinde sevkiyat engellendi veya geciktirildi.
Birçok işletme mevzuata uyum sağlamak için tedarik zincirlerini yeniden değerlendirmek zorunda kaldı.
Çin, Sincan’daki insan hakları ihlalleri iddialarını defalarca reddetti ve UFLPA’yı kendi içişlerine müdahale olarak niteledi.
Ana endüstriler üzerindeki etki
Copy link to sectionYeni eklenen şirketler ağırlıklı olarak tarım sektöründe faaliyet gösteriyor ancak madencilik ve alüminyum, lityum gibi metallerin eritilmesiyle uğraşan işletmeler de bulunuyor.
Bu sektörler, özellikle yenilenebilir enerji teknolojileri açısından küresel tedarik zincirlerinde kritik roller üstleniyor.
ABD, yaptırımları yoğunlaştırarak, zorla çalıştırmayla bağlantılı malların kendi pazarlarına girmesini engellemeyi amaçlıyor.
Ancak bu durum tedarik zincirlerini zorlayabilir ve bölgeyle bağlantısı olan işletmelere yönelik denetimleri artırabilir.
Eleştirmenler, yönetimin kara listeyi daha da genişletmesi ve daha sıkı önlemler uygulaması gerektiğini savunuyor.
Mayorkas, mevcut yaklaşımı savunarak, “Soruşturma yeteneklerimizde inanılmaz ilerlemeler kaydettik ve sorunlu tedarikçileri belirlemek için teknolojiden giderek daha fazla yararlanıyoruz.” dedi.
Siyasi ve küresel etkiler
Copy link to sectionCuma günü yapılan eylem, zorunlu çalıştırma endişelerinin giderilmesine yönelik iki partili desteği yansıtıyor.
Kongre’de neredeyse oybirliğiyle onaylanan UFLPA, ABD’yi insan hakları ihlallerine karşı sert bir tavır almaya yöneltirken, Çin ile ticari ilişkileri de zorlaştırıyor.
Yasa tasarısının destekçilerinden Senatör Marco Rubio, diğer milletvekillerinin daha agresif önlemler alınması yönündeki çağrılarını yankılayarak, yasanın daha sıkı uygulanması çağrısında bulundu.
Kara listeye eklenen son maddeler, Biden yönetiminin mevcut yaptırım çerçevesi kapsamında atacağı son büyük adımlardan biri olabilir.
İşletmeler ve küresel ticaret için görünüm
Copy link to sectionUFLPA’nın uygulanması, şirketleri tedarik zinciri şeffaflığını artırmaya veya gönderilerin ABD’ye girişinin reddedilmesi riskiyle karşı karşıya kalmaya zorluyor.
Malların kökenlerine kadar izlenmesinde ileri teknolojinin kullanılması, uyumluluk için standart bir uygulama haline gelebilir.
ABD ile Çin arasındaki gerginlik yüksek seyrederken, kara listelerin genişlemesi insan hakları endişeleriyle ekonomik ve ticari politikaların dengelenmesinin ne kadar karmaşık olduğunu gözler önüne seriyor.
Bu makale İngilizce'den yapay zeka araçlarının yardımıyla çevrilmiş ve daha sonra yerel bir çevirmen tarafından düzeltilmiş ve düzenlenmiştir.